13 Aralık 2014 Cumartesi

Rüyaların Ana Karakterleri

Bazen rüyaların ana karakterleri, sizin rüyanızda varla yok arasında hatırladığınız ya da hayatınızda o durumda karşılaşma ihtimalini düşünmediğiniz alakasız birileri olabiliyor.Nasıl mı?Rüyada bu kişilerin yanında en önemsediğiniz şeyler kendini gösteriyor.Hayatınızda değeri olan ne varsa o alakasız insan etrafına toplanıyor.Sizse 'ne alaka?' diyerek yan karakterlerin etkisine kapılıyorsunuz rüyanızda fakat, uyandığınızda asıl kilitlendiğiniz nokta o alakasızlık oluyor.

Sevgili blog takipçisi, rüyanı birebir buraya dökmeyeceğim ama ne demek istediğimi anlayacaksın.Aramızda kalacak olanlar sadece aramızda...Yalnız başka birine fikir vermesi için de bir örnek teşkil ediyor.Burada paylaşmamın tek amacı o.Yani benim gördüğüm rüyaların açıklaması bir yere kadar, senin gibi farklı insanların paylaşımı sayesinde daha çok renklenecek.Bu sebeple; paylaşımın için teşekkür ederim öncelikle ;)

Zamanın birinde bir insan sevdiğini düşünür; birlikte olabilmenin yegane nedeni nedir diye?Kaybetmek mi?-Yok.Ağlamak mı?-Yok.Acı çekmek mi?Yok.Ölmek mi?O da değil.Bütün bu sıralanan yaşanmışlıklar bağlılığın bir gerekçesi aslında, çünkü ilişkilerde kişiler kaynak vurularak birbirine bağlanmış iki demir.Eritilip aynı kazanda bir kalıba dökülüp şekillenebiliyorsa ne ala!Ama her ikisinde de bir alev, her ikisinde de bir yanmak söz konusu.Yanmak ve ateşi iyiye de yorabilirsin, kötüye de.Hepsi bizim elimizde.

Bu insan sevdiğini uzun süre düşününce, hayal kurması yaşamasından daha ağır basmış.Sevdiğini hayal kurarak yaşamış.Gerçeğe gelince, bir bakmış ki; hayalinde sevdiği insan gerçeği hiç yansıtmıyor, ya da hayali ona gerçekten yansımıyor.Gerçekte yoksan artık benim için ölüden farkın yok diye düşünüyor.(Kaybettiğin arkadaşının yanında onu görmen bunun bir işareti).Ama hayalinde kurduğun o güzelim insanın sende hep bir hatırı var(ölü arkadaşının sana gülümsemesi).Sonra yine düşünür o insan; olsaydı eğer hayalim gerçek, en çok onu nasıl hissetmek isterdim?Zor zamanımda, ölümü düşünecek kadar acıdan kör ve hiç olmadığım kadar kendim olduğumda(ağlamak, sen kabul etmesen de kendini gösterdiğin en belirgin özelliğin).

Şimdi bize bir sıcak el, bir de yaşlı gözler düştü.Gerçek ne kadar gerçek hiç sordun mu?Bilinç altı, bilinçli olarak yaşadığın şeylerden daha yoğun hissettirir vücutta duygularını.Sevdiğin insanın gerçekte eline dokunduğun hisle, rüyalarında hissettiğini bir karşılaştır bakalım ;)

Benden bu kadar.
Sevgiyle kal.